TÜRKİYE ORMANCILAR DERNEĞİ BASIN AÇIKLAMASI
21 MART ULUSLARARASI ORMANLAR GÜNÜ
Birleşmiş Milletler tarafından her yıl
farklı bir temayla kutlanan 21 Mart Uluslararası Ormanlar Günü’nün bu yılki
teması "Ormanlar ve İnovasyon
(Yenileşim)", sloganı da "Daha
iyi bir dünya için yeni çözümler" olarak belirlenmiştir. Ancak
ülkemizde bırakın yeni çözümleri, noksanlıkları bulunmasına rağmen eski
uygulamaları arar hale geldik.
Mevcut iktidarın
ormancılık bilim ve tekniğine aykırı politika ve uygulamaları sonucunda;
ormanlarımız tahrip edilmekte ve her ne kadar iktidar orman alanlarının
arttığını iddia etse de azaldığı sağduyu sahibi kamuoyunca bilinmektedir.
Kamuoyunda, orman alanlarındaki bu azalmanın en önemli nedeninin orman
yangınları olduğu algısı yaratılsa da en önemli nedenlerin başında; aşırı odun
üretiminin yanı sıra orman alanlarından verilen her türlü izinler ile orman
sınırları dışına çıkarılan alanlar gelmektedir.
Ormancılık ve ormanlarla doğrudan veya dolaylı
çok sayıda hukuksal düzenleme mevcut olmakla birlikte, ormanların korunması,
yönetimi ve işletilmesinde temel yasa olan 6831 sayılı Orman Kanunu,
çıkarıldığı 1956 yılından bu yana 45 kez değişikliğe uğramış olup yapılan tüm
değişikliklerin üçte ikisinden fazlası mevcut iktidar döneminde
gerçekleşmiştir.
İktidarın özellikle son yıllarda yürürlüğe
koyduğu yasa ve yönetmelik değişiklikleriyle, madencilik ve turizm amaçlı
tahsisler oldukça kolaylaşırken, Orman Kanunu’nun 16, 17 ve 18’inci maddelerine
ait yönetmelikle ormancılık dışı amaçlarla yapılan tahsislerin kapsamı daha çok
genişletilmiştir. 6831 sayılı Kanuna 2018 yılında eklenen Ek Madde-16’ya göre;
orman alanları yapılaşma amaçlı olarak, Cumhurbaşkanının imzasıyla orman dışına
çıkarılmaya başlanmış, bu alanların işgalcilerine satışını düzenleyen değişiklik
ise 2022 yılında yürürlüğe girmiştir.
2022 yılsonu
itibariyle, bilim ve fen bakımından orman niteliğini kaybettiği gerekçesiyle
orman sınırları dışına çıkarılan alan toplamı 645.000 ha; Orman Kanunu’nun 16,
17/3 ve 18’inci maddeleri kapsamında verilen izinlerin genel toplamı ise
896.052 ha olmuştur. Bu izinlerin 567.664 ha’ı 2003-2022 yılları arasında yani
mevcut iktidar döneminde verilmiştir.
Anayasanın 169’uncu maddesine aykırılığı bir
yana, “orman” sayılan yerlerin daraltılmasını sürekli kılan Ek Madde-16 ile
orman sınırları dışına çıkarma işleminde yeni bir aşamaya geçilmiştir. Bu madde kapsamında 2018
yılından bugüne kadar; 1 Bakanlar Kurlu Kararı ve 26 Cumhurbaşkanı Kararıyla
30.590.213,349 m2 (3.059 ha/4.284 futbol sahası) büyüklüğündeki
ormanlık alan orman rejiminden çıkartılarak yapılaşmaya hazır hale
getirilmiştir. Bu madde uygulaması, orman alanlarının tam anlamıyla yerleşim ve
talanına olanak sağlayacak, hatta bu düzenleme 2/B uygulamasından çok daha
yıkıcı sonuçlara neden olacaktır
İktidar, ormanları doğal bir varlık olarak
değil de paraya ve belli çevreler için imtiyaza dönüştürebileceği arazi olarak
görmekte ve ormanları bu anlayışla yönetmektedir. Bunun için ormancılık
mevzuatı ve örgüt yapısını günden güne değiştirerek, ülke ormancılığını
kafalarındaki kalıba sokmaya çalışmaktadırlar. Diğer sektörlerde olduğu gibi
ormancılık sektöründe de taşeronlaştırma hamleleri devam etmektedir.
Meslektaşlarımız ve diğer çalışanlar, kadro karşılığı değil bir yıl süreli
sözleşmelerle istihdam edilmekte; böylece kendilerine biat etmeyerek,
ormancılık bilim ve tekniğine göre çalışanlar üzerinde siyasi baskı
kurulmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt Derneğimiz, yüz
yıllık geçmişinden gelen Cumhuriyetçi gelenekler ışığında ülke ormancılığının
ulusal çıkarlara, akla ve bilime uygun olarak yapılandırılması, kamu yararı
ilkesi doğrultusunda doğanın, çevrenin ve ormanlarımızın korunması yönündeki
mücadelesine her zamanki kararlılığı ile devam etmektedir. Bu vesileyle tüm
üyelerimizin, meslektaşlarımızın ve doğaseverlerin 21 Mart Uluslararası
Ormanlar Gününü kutluyoruz.
Saygılarımızla.
TOD 57. DÖNEM YÖNETİM KURULU